Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Fatih Ergin

Fatih Ergin

25. SAAT

Devlet Bahçeli'nin "evet" dediği gizli memorandum!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuşmasının son bölümünü İYİ Parti'den ihraç edilen Ümit Özdağ'ın ortaya attığı ortak anayasa çalışması ile ilgili iddiaya ayırdı ve Millet İttifakı'na ateş püskürdü.

Bahçeli, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve HDP'nin ortak hazırladığı iddia edilen anayasa taslağından hareketle, "Türklüğü, Türk milletini, Atatürk'ü, Türkçe'yi anayasadan çıkarma tekliflerini, vatandaşlık tanımının değiştirilmesini, federal yönetim hedefini, ana dilde eğitim niyetini kim izah edecek?" şeklinde konuştu...

Eğer gerçekten Ümit Özdağ'ın dediği şekilde bir anayasa çalışması varsa, bu elbette kabul edilemez...

Edilemez de, Bahçeli gösterdiği tepkide ne kadar samimi?

MHP'nin de ortağı olduğu 57. Hükümet döneminde azınlıklara kendi kaderini tayin etme hakkı tanıyan ikiz yasalara direnmeyen, hatta destek veren kendisi değil miydi?

Malum, Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adlı tek adam rejimine geçişi, MHP'nin beka ambalajına sarılı sistem tedariki sayesinde olmuştu.

Rejimi değiştirmek için, anayasanın 123, 124 ve 127'nci maddelerinde de değişiklik yapıldı. Bu sayede Cumhurbaşkanı özerk bölge, eyalet kurma yetkisine sahip oldu...

Bahçeli'nin o dönem Ülkücüler'in destek vermesini istediği anayasa değişikliği sayesinde Erdoğan bugün bir kararname ile Türkiye'yi federasyona geçirebilir...

O dönem AKP Grup Başkanvekili olan şimdilerde ise Grup Başkanı olarak görev yapan Naci Bostancı, anayasa değişikliği teklifine ilişkin TBMM Anayasa Komisyonu'nda "Tehlike geçince eyaleti tartışabiliriz" demişti.

Yine o dönem anayasa değişikliği çalışmaları ekibinde yer alan Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Şükrü Karatepe ise, başkanlık sistemiyle birlikte büyük kentlerin yeniden yapılanacağını ve evet çıkarsa eyalet sistemine geçileceğini ifade etmişti.

AKP'nin federalizm sevdasından vazgeçmediğinin bir diğer örneğini de Kasım 2018'de görmüştük...

AKP İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı başkanlığındaki AKP heyeti, Almanya temaslarında federal yapıyı incelemişti.

Federal Konseyi ziyaret eden Kavakçı bu teması "Federal sistem hakkında bilgi alışverişinde bulunduk" diyerek sosyal medya hesabından paylaşmış ve büyük tepki toplamıştı.

Ancak ne Devlet Bahçeli'den ne de MHP'li başka bir isimden hiç ses çıkmamıştı...

Biraz daha geçmişe gidelim...

2001 yılında AKP kurulduktan kısa bir süre sonra Tayyip Erdoğan'a gönderilen gizli memorandumun son bölümünde "Ankara, yerel yönetimlere otonomi vermek ve millî hükümetin fonksiyonlarını yerel düzeyde merkezi olmaktan çıkarmak zorundadır." deniliyordu.

Erdoğan'a gönderilen bu memorandum anlaşılmadan, Türkiye'nin bugünkü tablosu ve yakın geçmişte yaşadıkları ve AKP'nin sırtındaki küresel ihale anlaşılamaz. Çünkü belgede istenen, Türkiye'nin küresel sermayeye teslim edilmesi, etnik nüfusa göre şehir devletleri kurulması ve bunları gerçekleştirmek için TSK'nın ikna edilmesi ya da pasifize hale getirilmesiydi.

Neoliberal politikalarla Türkiye'nin iktisadi kazanımlarının elden çıkarılması, FETÖ'nün TSK'ya kurduğu kumpaslar, çözüm süreci, stratejik göç mühendisliği ile milyonlarca Suriyelilerin ülkemize gelmelerinin sağlanması ve iktidar tarafından kalıcı hale getirilmek istenmeleri, Türklüğün etnisite potasında eritilmeye çalışılması vs...

Bütün bunlar ve daha fazlası, AKP iktidara getirilmeden önce, Erdoğan'a gönderilen açıklanmayan yazıyı anlatıyor.  

Erdoğan'ın kendisine gönderilen yazıya nasıl cevap verdiğini bilmiyoruz. Ancak şunu çok iyi biliyoruz ki; memorandumla iktidar olması halinde kendisinden istenilenler, AKP'nin parti programı ve tüzüğüne girdi!

AKP tüzüğünün 16'ncı sayfası ile parti programının 35 ve 41'inci sayfalarında istenen taleplerle örtüşen ifadeler mevcut.

Sadece AKP'nin program ve tüzüğüne mi? 16 Nisan 2017'de mühürsüz oyların geçerli sayıldığı başkanlık referandumu ile 123, 124 ve 127'nci maddeleri üzerinden de anayasaya girdi bu Erdoğan'a gönderilen memorandum!

"Anayasa'dan Türklüğü çıkaracağız" diyen Ayşenur Bahçekapılı'nın geçtiğimiz aylarda Saray'a danışman yapıldığını hatırlatmadan da geçmeyelim...

Evet, Özdağ'ın anayasa iddiası doğruysa, Millet İttifakı topluma karşı bir izahla yükümlüdür!

Aynı şekilde, ABD Dış İlişkiler Konseyi'nin Erdoğan'a gönderdiği memorandumun anayasada yer bulması için MHP'yi AKP'nin üssü haline getirilmesini de Bahçeli'nin izah etmesi gerekmiyor mu?

 

 

 

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları