CHP Genel Merkezinden gönderilen seçim takvimine göre; 8 Kasım itibariyle tüm Türkiye'de önce mahallelerde delegelerin seçimiyle kurultay sürecinin ilk oyları atılacak. Herkesin mahalle seçimlerine odaklanması nedeniyle de Genel Merkezin boş olduğu gözlerden kaçmıyor.
Odatv'nin haberine göre, yerel seçimlerde gelen başarının, bu süreci nasıl etkileyeceği merakla bekleniyor. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun tek adayla kongrelerin gerçekleşmesi söylemi ise her yer için pek mümkün gözükmemekle birlikte, zaten tek aday konusunun kısmen yanlış anlaşıldığını belirtebiliriz. Kılıçdaroğlu'na yakın kaynaklar, konsensüs sağlanmasının öneminin vurgulanması için böyle bir söylem ortaya atıldığını belirtmekte. Yine aynı kaynaklar Genel Başkanın, örgüte dinamizm sağlayan süreci önemsediğini ancak yıpratıcı olmamasına özen gösterilmesi talimatı verdiğini de sözlerine ekliyor.
Kongre süreçlerinin de çeşitli yıldızları vardır. Kazanılan büyükşehir belediyesi sayıları artınca, yıldızlarda da çoğalma oldu. Ankara, İstanbul, İzmir'in yanı sıra Adana, Mersin, Antalya gibi metropollerdeki kongreler de merak konusu. Türkiye çapında şu an için en net tablo, Kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu ile yol yürüyecek ekiplerin rüzgarının eseceği yönünde.
İSTANBUL, ANKARA, İZMİR...
İstanbul'da Canan Kaftancıoğlu, kazanılan büyük başarının en büyük öznesi olarak görülmekte. Bu anlamda kongrede hiçbir sorun yaşamayacağı düşünülüyor. Her şeye karşın muhaliflerin bir arayış içinde olduğu da biliniyor. Bir de Kaftancıoğlu'na siyasi nitelikte olduğu vurgulanan davalar sonrası, tabanın sahip çıktığı İstanbul kulislerinde konuşuluyor.
Ankara'da ise mevcut il başkanının değişeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Ankara tablosu bu konuda İstanbul'dan ayrılıyor. Henüz il başkanı ismi netleşmiş değil. Genel Başkanın bu konuda bir talimatı olacak mı ya da herhangi bir profil çizecek mi, henüz olgunlaşmadı. Ancak kulislerde konuşulan dinamik ve örgüte yabancı olmayan bir ismin adının öne çıkacağı. En geniş konsensüse varılsa da, Ankara'da en az iki adaylı kongre geçeceğine kesin gözüyle bakılıyor.
İzmir, büyükşehirler içerisinde en karışık olanı, demek yanlış olmayacak. Mevcut il başkanının devam etmesi yönünde oluşmuş bir algı şu an vurgulansa da, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in bu isme sıcak bakmadığı çok sık dile getiriliyor. Değişim için güçlü bir çaba olduğu gözlerden kaçmıyor. Genel Başkan özel olarak İzmir'de bir müdahalede bulunacak mı, henüz bilinmiyor. Anlaşılan İzmir ikiye bölünmüş durumda. Her iki ekip de mahalle delege seçimlerinin ardından daha net bir strateji çizeceğe benziyor.
