CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Halk TV'nin canlı yayınında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Halk TV'nin canlı yayınında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu şimdilerde gündemi meşgul eden önemli konulardan biri olan Mafya-Siyaset ilişkisi iddialarıyla ilgili konuştu. CHP lideri gündeme dair soruları da yanıtladı.

Gündeme dair açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu'nun bahsettiği konulardan satır başları şöyle:

"Devlet soyuluyor...

Türkiye yol geçen hanına dönmüş bu uyuşturucu kaçakçılığının arkasında hangi güçler var?

AK Parti'ye oy veren mahallelerdeki çocukların nasıl uyuşturucuya bulaştıklarını İç İşleri Bakanı bilmiyor ama ben biliyorum. Bu konuda araştırılma yapılmasını istedim. AK Parti'ye en çok oy veren iki semtte araştırma yapılmasını istedim buradan ortaya çıkan sonuç uyuşturucu satıcıları okulların önünde bekliyor ve herkes de bunları biliyor.

"İstanbul'da AKP'ye oy çıkan mahallelerde uyuşturucu araştırması yaptık" bunları ben merak ederek araştırıyorum bu adamlar araştırmıyor. 

Gündemi meşgul eden mafya konusu var. Mafyanın siyasetçiyle fotoğraf çektirmesi 'Bana Dokunma' demek.

Çıkar ilişkisi içerisinde olanlar bu ülkeyi yönetemezler. Sarayın manzarası ile Türkiye arasında 180 derece fark var.

Polise, Jandarmaya ve savcılara da güveniyorum ama yöneten kişinin talimatları işi zora sokuyor.

İstanbul'da hesap uzmanlığı yaptığım yıllarda Sadettin Tantan İstanbul Emniyet Müdürü'ydü. Mafyaya izin vermeyeceğim dedi ve onun döneminde kumar, uyuşturucu ve fuhuş İstanbul sınırları dışına çıktı bakın bir kişi bunu çözdü. 

Yani tüm bu uyuşturucu kaçakçılıkları yapılırken devletin haberi yok mu?

Bakın bir mafya lideri dışarıya kaçtı ne diyor 'haber verdiler' haberi olmasa neden kaçsın.

Mafya lideri hapishanede ziyaret ediliyor onunla fotoğraf çekiliyor. Bir siyasi parti lideri bunu yapıyor dünyada benzeri yok.

Ağar Pensilvanya'ya devletin bilgisi ve ricası dahilinde gittim dedi.

Mehmet Ağar, bu fotoğrafın ana faktörlerinden...

Yaşananlarla ilgili istifaya gerek yok kapı gibi arkasında dursun olanların ki millet de bu adamların milletin başına ne belalar açtığını görsün.

Bakın Erdoğan bu konularla ilgili hiç konuşmuyor. Çünkü söyleyeceği bir şey yok! Ne söyleyebilir.

Belki bunları da Kılıçdaroğlu yaptı diyebilir. Siyasette bu kadar yalanın üretildiğini görmedim. Yalanla insanları kandırabileceklerini düşünüyorlar.

YALAN ÜRETİM MERKEZİ VİDEOSU

Kılıçdaroğlu, AKP'nin hazırladığı 'Yalan Üretim Merkezi Videosu' yla ilgili de şunları söyledi:

"Akıl yok bunlarda, beceremiyorlar. Bana gösterdiklerinde gülümseyerek izledim. Ben '128 Milyar dolar unutulur mu?' dediğim sırada videoları ile yeniden gündeme getirdiler. Tam bir panik içerisinde Türkiye'yi yönetmeye çalışıyorlar.

"BIRAK KARDEŞİM SEN HELALLEŞMEYİ"

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın pandemide zor günler geçiren vatandaştan ‘helallik’ istemesi ve bu konuda muhalefetten yükselen erken seçim çağrısına değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

- Helalleşme diyor ama neyin helalleşmesi? Vatandaş sizden hibe bekliyor. Dükkanı kapattı, ‘bana yardım et’ diyor. ‘Çoluk çocuğum aç, kirayı ödeyemiyorum, faturaları ödeyemiyorum’ diyor.

- Erdoğan para yok diyemez. Para var. Para yok lafını asla kabul etmiyorum. Birileri için para var. Üstelik dolar, euro ve her türlü imkan var. Doların fiyatı yükseldiği zaman 5’li çete seviniyor.

- Köprüden geçerken, tünelden geçerken dolar üzerinden para ödeyeceksin. Bunlar döviz garantili. Peki esnaf, kahveci, büfeci taksici, bunlar ne yapacak? ‘Gel helalleşelim’ diyor. Bırak kardeşim sen helalleşmeyi. Sen önce bunlara geçinebileceği bir imkan sağla, para ver. Para var ama o paranın adaletli dağıtılması lazım.

“GERÇEKTEN HELALLEŞMEK İSTİYORSA 5’Lİ ÇETEYE PARA VERMEYECEK”

- Helalleşme olayı sadece ve sadece insanları avutmak, insanların inançlarını veya duygularını sömürmek amacıyla ‘onların sıkıntılarını ben nasıl unutturabilirim’ çabası. Bu çaba beyhude bir çabadır. Bu sıkıntıları yaşayan insanlar, bu sıkıntıları unutmuyor.

- Erdoğan eğer gerçekten helalleşmek istiyorsa o 5’li çeteyi parayı vermeyecek. Diyecek ki, ‘Kardeşim bana yıl sonuna kadar izin verin. Bu parayı size değil, esnafa dağıtacağım’. Bunu söyleyecek, o kadar.

“‘ESNAF NASIL OLSA BANA OY VERİR’ DİYE DÜŞÜNÜYOR”

- Şöyle görüyor Erdoğan; ‘Esnaf nasıl olsa bana oy verecek’… Esnaf bana oy vereceğine göre diğerlerine parayı ödeyeyim, esnafa seçime yakın bir kıyak geçerim, hepsini unuturlar’ diye bekliyor.

- 2 milyona yakın esnafımız var. Bunlara 2 milyar 200 milyon lira para verecek. 21 elektrik dağıtım şirketinin fiyatlarında yüzde 17,5 indirim yaptı. Sağladığı miktar 2 milyar lira. 21 elektrik şirketi dağıtıcısına sağladığı imkanı milyonlarca esnafı vermedi.

“SİYASİ TERCİH VARLIKLIDAN YANA”

- Ne demek para yok? Para var ama siyasi tercih esnaftan, vatandaştan yana değil. Siyasi tercih daha varlıklılardan yanadır. O nedenle pandemi süreci gelir dağılımını olağanüstü bozmaya başladı.”

- Siyasi parti liderlerinin sosyal medyadan peş peşe yaptığı erken seçim çağrıları için Kılıçdaroğlu, “Bu konuda bir eşgüdüm olmadı. Aklın yolu bir zaten. Benim düşündüğümü Meral hanım da, Temel bey de, Gültekin bey de düşünüyor. Aklın yolu bir.”

“TÜRKİYE’Yİ SEVİYORSA SÜRATLE ERKEN SEÇİME GİTMELİDİR”

“Erdoğan erken seçime gider mi?” sorusunu yanıtlayan Kılıçdaroğlu, şu cevabı verdi:

- Erdoğan Türkiye’yi seviyorsa süratle bir erken seçime gitmelidir. Türkiye’yi, insanını seviyorsa. Türkiye’yi daha perişan, daha sorunlu bir hale getirmek istemiyorsa bir erken seçime gitmek zorundadır. En büyük hakem halkın kendisi. Memnunsa zaten vatandaş tekrar seçecektir.

- Memnun değilse başka bir insan getirecektir. ‘Hay hay kardeşim, Halep ordaysa arşın burada, sandığı koyuyorum, gelin kardeşim ben tekrar seçileceğim’ desin. Niye demiyor? Halktan korkulur mu? Gecikilen her günün faturası vatandaş üzerinde daha ağır bir yük bırakacaktır.

İTTİFAK GENİŞLEYECEK Mİ?

Millet İttifakı’nın büyüyüp büyümeyeceği ile ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

- İttifakın genişleyip genişlememesi bugünkü sorun değil. Yerel seçimlerde bir ittifak yoktu ama doğrudan doğruya oluştu. Önümüzdeki süre içinde normal seçimlerde yine oturur konuşuruz. İttifakın içinde kimler olur, kimler olmaz bugünden bir şey söylemek doğru değildir.

- Şöyle bir gözlemim var; belli şeyleri adeta belli bir zaman diliminde ortaklaştırdık. Söylemler dahil. Örneğin güçlendirilmiş parlamenter söylem. Buna benzer ortaklaştırdığımız söylemler var. Bir araya gelerek ortaklaştırmadık.

- Her bir parti kendi içinde tartışıp söylemini gerçekleştirdi. Bir baktım ki sözcükler farklı bile olsa aynı şeyleri dillendiriyoruz. Bu güzel bir şey. İleride uzlaşma kültürünü güçlendirmesi, uzlaşma potansiyelini yükseltmesi açısından son derece güzel.

SEÇİM DÖNEMİNDE NELER YAPACAKLAR?

Kemal Kılıçdaroğlu, seçim döneminde nasıl hareket edeceklerine dair bir soruya şu yanıtı verdi:

"Seçimleri iptal ettirdiler ancak her zaman söylüyorum bu halka güveniyorum. Baskıyı gördü, ailece gördüler. Belediye seçimlerinde yaptığımız mücadeleyi sergileyeceğiz. Sandık sonuçlarını an be an takip edeceğiz. Herkes görecek! Seçildikten sonraki altı ay içerisinde farklı, güzel ve yaşanabilir bir Türkiye olacağını görecekler. "

"Kemal Kılıçdaroğlu hangi görüşün teminatı olacak?' şeklindeki soruya CHP lideri; "Farklı inançlara saygı duymanın, demokrasinin, insan haklarının teminatı olacağım" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu Filistin'de yaşananlarla ilgili neler düşündüğüyle ilgili soruya ise;

"Filistinli kardeşlerimizin yanındayım onların bağımsız devlet kurma hakları var. İşgal edilen toprakların Filistin'e iade edilmesi gerekiyor. Filistin haklarını savunmak hepimizin görevidir" yanıtını verdi.

Kemal Kılıçdaroğlu son zamanlarda sıklıkla paylaştığı sosyal medya videoları hakkında ise şunları söyledi:

"Sosyal medya önemli bir alan, havuz medyası dediğimiz iktidarın elinde tuttuğu kanallar 24 saat aleyhimizde yayın yapıyorlar. Onlardan AK Partililer ile beni karşı karşıya getirmelerini de istiyorum bu konuda özgüvenim yüksek. Türkiye'yi bu kutuplaşma ikliminden çıkaracağız bundan emin olun."
 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar