Bursa İnegöl’de oturan Şaban ve Dilan Karaoğul çiftinin, 2018 yılında dünyaya gelen çocukları Güney'in yapılan sağlık kontrolünde kalbinde 3 delik bulunduğu belirlendi. Güney bebek, önce Bursa’ya ardından ise İstanbul’da özel bir hastaneye sevk edildi. Şaban Karaoğul’un iddiasına göre, oğluna İstanbul’daki özel hastanede yanlış tedavi uygulandı. Sol bacağına takılan serumun damar yerine, derisine takılmasıyla bacağının şişip, deri çekilmesiyle iç yanma oluşması sonucu Güney bebek sakat kaldı. Tedavisi uzadıkça beslenme ve solunum sıkıntısı çeken Güney bebeğin ailesi, sorumlulara dava açmaya hazırlanıyor.
Çocuğunun tedavi masrafları için evini satan Şaban Karaoğul, hastane yetkililerinin, "Eğer dava açarsanız bir iğne bile kullanırsak ücret çıkarırız" ifadeleriyle kendilerini tehdit ettiğini iddia etti.
SAHİBİ OLDUĞU EVİN KİRACISI OLDU
Baba Şaban Karaoğul, oğullarının 2 yıl süren tedavisi için yaklaşık 300 bin TL harcadı. Evini satan ve daha sonra aynı evde kiracı olmak zorunda kalan Karaoğul, çocuğunun tedavisi ile ilgilenmesi gerektiği için işsiz kaldı. Hastanede uygulanan yanlış tedavi nedeniyle mağdur olduklarını belirten Şaban-Dilan Karaoğul çifti, yetkililerden ve hayırseverlerden yardım bekliyor.
"OĞLUM GÖZÜMÜN ÖNÜNDE HER GÜN KÖTÜLEŞİYOR"
Oğlunun doğuştan kalp hastası olduğunu belirten Dilan Karaoğul, "Doğum anında çocuğun kalbinde rahatsızlık varmış. Özel bir hastaneye sevk edildik. 2-3 ay tedavisi devam etti. Daha sonra normal servise çıktık. Serumu yanlış taktıkları için çocuk tekrar yoğun bakıma alındı. 10 ay hastanede yatıp kalktık. Daha sonra çocuğum makinelere bağlandı. Hala tedavisi devam edecek ve ameliyatları var. Yemek yiyemiyor, su içemiyor, konuşamıyor. Yaşıtlarından geride büyüyor. Makineler ile yatıp kalkıyor. Televizyon açıyoruz, ona bile bakamıyor" dedi.
"OĞLUMUZUN SAĞLIĞINI GERİ İSTİYORUZ"
Bebeğinin durumunu anlatan Dilan Karaoğul, "Dışarı hiç çıkamıyoruz. Gündüzleri ben bakıyorum, geceleri eşim bakıyor. Kusma, öksürme olduğunda ani müdahale edilmesi gerekiyor. Yetkililer bizim gibi hasta aileleri görsünler, tedavilerini üstlensinler. Bu çocuk makineler ile mi hayatını sürdürecek? Eşim şu anda evde. 2 gün işe gidiyor, 4 gün çocukla uğraşıyor. Kontrol olunca İstanbul’a gidip geliyor. 2 gün bir yerde çalıştı, çocuk hortumları çıkardı eve çağırdık. Patronu, sen ancak kendi işinle uğraşırsın diyerek işten çıkardı. Çocuğum normal arabaya binemiyor. Hastaneye götürmek için bile ambulans çağırmak zorunda kalıyoruz" diye konuştu.
"BİZİ TEHDİT EDİYORLAR"
Tedavi ve medikal malzemelerin ücretleri nedeniyle evlerini sattıklarını belirten Şaban Karağul ise, "Üçüncü ayda çocuğun yanlış tedaviden dolayı ayağını yaktılar. Çocukta kalp rahatsızlığı olduğu için kaldıramadı, kalbi durdu, havale geçirdi ve sol tarafında hissizlik oluştu. Ayağı diğer ayağına göre kısa kaldı. Ayağından dolayı uzun süre yoğun bakımda kaldı. Yanlış tedavi nedeniyle ayağı yanınca, doktorlar bizi aradı 'merak etmeyin iz bile kalmaz' dediler. Yoğun bakımda görmeye gidince bacağını bize göstermediler. 7 ay çocuğumuzun ayağını görmedik. Servise çıkınca ayağını gördük. Taburcu edip bizi 5 cihazla eve gönderdiler. Taburcu edilmeden tedavileri üstleneceklerini söylediler. Ben dava açacağımı söyledim, onlar da 'Eğer dava açarsanız bir iğne bile kullanırsak ücret çıkarırız' dediler. 2 yıldır hastanelere gidip geliyoruz. Kendi evimizi sattık. Şu anda kendi evimizde kiracıyız. 300 bin TL’ye yakın paramız gitti, halen gidiyor. Artık altından kalkamıyoruz. Çocuğun 16 parça medikal malzemesi var. Parasız olmuyor. yetkililerden destek bekliyoruz” dedi.
