Angela Merkel.

Almanya’nın Başbakanıdır.

Amerikan Time Dergisi, Almanya Başbakanı Angela Merkel'i 2015'te "Yılın Kişisi" seçmişti.

Dergi Merkel'in kişiliğindeki “insancıllık, iyilik, hoşgörü” gibi değerlere vurgu yapmıştı.

***

Merkel için dünyada az bulunan “ahlaki liderlik gösterdiği, şahsi menfaate ve zorbalığa” taviz vermediği, soğukkanlı ve sakin olduğu ifade edilir.

***

Bir papazın kızı olarak dünyaya gelmiş olan Merkel'in özel uçağı yoktur.

Tarifeli uçaklara biniyor.

“Yazlık ve kışlık” şeklinde sarayları da yoktur.

Merkel’in israfa dayanan harcama yaptığını, eşe dosta makam verdiğini duyamayız hiç.

***

Hristiyan’dır.

Hristiyan olarak Meclis’lerinde ettiği “Tarafsızlık Yemine” sadık kalmaktadır.

Yani Milleti onu seçmiştir. O da “tarafsızlık yeminine sadık kalarak” demokrasisinin gereği milletine saygısını göstermektedir.

***

Yılda yaklaşık “1 trilyon 328 milyar Euro'luk” ihracat yapan bir ülkenin Başbakan’ı olan Merkel, çarşı pazara çıkarak

kendi eliyle meyvesini, sebzesini alır.

Aldığı tüm ürünlerin parasını da kendi cebinden öder.

Bedava hayatı yoktur.

Ayrıcalığı da yoktur.

Kaldığı dairesinin elektrik, su ve doğal gazı ile kullandığı telefonun parasını cebinden öder.

Yediği yemekleri de devletinin üzerine yazdırmaz.

***

Dünyanın sayılı zengin liderlerinden değildir.

Aynı ceketini yıllarca giydiğini görüyoruz.

Yabancı devlet başkanlarından gelen hediyeleri devletinin üzerine kayıt ettirir.

Kendisine almaz.

***

Yargı kararı olmadan kimseye terörist, anarşist vs. demez.

Böylesi ifadeler kullanarak yargıya yön de vermez.

***

Aile yakınlarına devlet ihalesi verdiği duyulmamıştır.

Devletin bütün imkânlarını kendi partililerine, yandaşlarına sunmaz.

Sunmadığı için de pazar artıklarından, çöp konteynerlerinden karnını doyuran, yatağa aç giren Alman vatandaşı da göremezsiniz.

***

Markette sıraya girip kendi alışverişini kendisinin yaptığının fotoğrafları çoktur.

“Çarşı pazara, kiliseye giderken koruma ordusu” ile gitmez.

Bir ya da iki araba, 3-5  tane koruma ile gider.

Halkından da korkmaz.

***

“Halkından korkmaz” deyince eski bir siyaset adamının yaşadığı bir olay aklıma geldi;

“Erdal İnönü” bir gün meclisten çıkıp taksiye biner.

Taksici sorar; 

- Abi, Erdal İnönü’ye ne de çok benziyorsunuz. 

- O benim.

Taksici şaşkın bir şekilde tekrar sorar;

-Korumalarınız niye yok.

-Halkım bana düşman değil ki. Neden koruma alayım.

***

Almanya’da yüksek puan alan liyakatli kişilerin mülakatlarda elenip Merkel yanlısı “liyakatsiz kişilerin” işe alındığını da duymayız.

Merkel’in dilinde ötekileştirme, kendisi gibi düşünmeyen kesime “terörist, anarşist, alçak, şerefsiz, hain vs.” söylemlerine, hakaretlerine, aşağılayıcı üslubuna, bağırarak konuşmasına tanıklık eden var mı acaba?

Ne demiş Mevlana;

“Kalbi kötü olanın, dili hep kötü söyler.”

Konuya yarın devam edeceğim.