Tarih 20 Mart 2020...
"Korona paketi İş Bankası'ndan mı karşılanacak?" başlıklı yazımda şöyle demiştim; "AKP Genel Merkezi'nde Hayati Yazıcı başkanlığında kurulan komisyonun yaptığı çalışma ise, CHP tarafından temsil edilen yüzde 28,09'luk Atatürk hissesinin hazineye devrinin ardından elde edilecek gelirin yalnızca bir bölümünün Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumu'na aktarılmasını öngörüyor.
Hazırlanan tasarıda, yüzde 28,09'luk hissenin yüzde 5 oranındaki bölümünden TDK ve TTK'nın yararlandırılması, geriye kalan hisselerden gelecek paranın ise tamamen hazineye aktarılması yer alıyor. Tasarıda, hisselerin gelirleri ile birlikte hazineye kalacak bölümü üzerinde Hazine ve Maliye Bakanlığı'na 'kullanım yetkisi' verilmesi de var..."
Sayıştay'ın açıklanan 2019 yılı raporları ise, İş Bankası'ndaki Atatürk hisselerine ait olan gelirin BDDK kararı ile Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumu'na aktarılmadığı ve olağanüstü yedek akçe olarak bekletildiğini ortaya çıkardı.
Geçtiğimiz günlerde ise, Atatürk'ün mirası Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu'nun gelirlerinin 20 Mart tarihi itibarıyla Hazine hesabına geçirildiği ortaya çıktı.
El konulan temettü gelirinin 3.7 milyar lira değerinde olduğu bildirildi. Turizm Bakanı Ersoy'un da olayı doğruladığı aktarıldı.
Anlaşılan o ki; Atatürk'ün vasiyetine rağmen söz konusu hisseleri hazineye devretme isteğine yasal kılıf bulamayan AKP, çareyi bu şekilde bulmuş.
Ve görünen o ki; devletin hazinesini resmen TTK ve TDK'nın gelirine muhtaç hale getirdiler!
Bu durum, AKP'nin Türk ekonomisine nasıl bir virüs bulaştırdığını bir kez daha gösteriyor. AKP iktidarı, bir türlü rayına oturamayan ekonomiyi ve türbülansa giren inşaat sektörünü canlandırmak için çareyi Atatürk'ün eseri olan İş Bankası'nda görüyor.
Sadece bu kadar mı? Türk Tarih Kurumu'nun, Türk Dil Kurumu'nun el konulan milyarlarca lirası garanti ödemeleri, Ensar Vakfı, TÜRGEV gibi vakıflara da akıtılacak...
İş Bankası'ndan Atatürk'ün hisselerini kanunen alamadılar, oraya aktarılan bütçeye el koydular.
Bu hamle ile miras kanununu, vasiyet hukukunu ayaklar altına alan bir iktidarın, istediğinde vatandaşın banka hesaplarındaki parasına da el koyabileceğini, kesinti yapabileceğini göstermiyor mu?
Dahası, bu iki güzide kurumun gelirlerine resmen el koyulmasını CHP'nin de aylar sonra öğrenmesi bir başka skandal değil mi?
