Nerede kalmıştık?

Devam edelim.

15 Ağustos 2014'te Lice'de PKK mezarlığına PKK'nın ilk komutanı dedikleri Mahsum Korkmaz'ın dev bir heykeli dikilmişti.

Dağlarda terörle mücadele etmiş bir asker olarak kollarımızda şehit olan mehmetleri göz önüne getirerek kahrolmuştum.

İşte yaşanan bu rezaletleri hepimiz ne de çabuk unuttuk değil mi?

Sizce bu cesareti bu kişiler kimlerden almış olabilirler?

***

Hem de milli bayramımızın olduğu gün olan 29 Ekim 2014 tarihinde peşmergelerin polis ve jandarma eskortları eşliğinde Türk topraklarından Suriye'ye geçmelerine izin verenler, bu geçişin bir PKK şovuna dönüşmesine sebep olanlar kimlerdi?

***

Şubat 2015'te Dolmabahçe bildirisini okuyanlar, PKK'nın siyasi kanadı ile Dolmabahçe'deki bu görüşme sonrası;  "Barış Baharı", "Silahlara Veda", " Tarihi Gün" vs. manşetleri atan besleme medya kimin sözcüleriydi?

"Öcalan'ın mesajları bizimde düşüncelerimizdir." diyen Başbakan Yardımcısı,  "Öcalan dünyanın geleceğini çok iyi okuyor." diyen milletvekili  sahi kimlerdi?

***

Ülkemizi yönetenler 30 Ekim 2007 tarihinde Irak'ın kuzeyindeki oluşum olan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani'ye; "Teröre yataklık ediyorsun.'' demişlerdi.

Irak merkezi yönetimini hiçe sayıp aynı Barzani'yi kırmızı halılarla karşılayanlar, bir devlet başkanıymış gibi onunla anlaşmalar yapanlar, Şubat 2017'deki karşılamada "Sözde Kürdistan bayrağını, İstanbul ve Ankara'da havalimanlarında göndere çektirenler" kimlerdi?

Efendim, eski bir asker olarak bizim zamanımızda Barzani yüzbaşı ile dahi muhatap olamazdı.

O günlerden bu günlere.

***

Barzani, Irak'ın kuzeyinde bölgenin demografik yapısını değiştirirken, "özellikle Kerkük ve Musul'daki tapu dairelerinde Türkmenlere ait tapu kayıtlarını" yakarak yok ederken Türkiye'nin de menfaatine aykırı bu rezalete sessiz kalan siyasi irade kimdi?

***

Haziran 2018'de bir televizyon kanalındaki konuşmasında; "Biz HDP'ye, siyasetin içerisinde etkili rol verdik. Bir anlamda onları güçlendirdik." diyen o zamanın Başbakan yardımcısı ve milletvekili kimdi?

***

Açılım kepazeliği döneminde; "Murat Karayılan, Kandil'de basın toplantısı düzenliyor." diyerek koştura koştura Kandil'e giden, orada donlarına varana kadar aramadan geçtikten sonra terör  örgütünün başında olan Murat Karayılan'la Öcalan posteri ve  PKK bezleri önüne görüşen,

görüşme sonrasında PKK terör örgütünü gazetelerinde  "sivil toplum örgütü" gibi gösteren yalaka, yandaş basın mensupları sahi hangileriydi?

***

"Öcalan ölmeyi değil yaşatmayı seçti." diyenler, "Öcalan Türkiye'nin önünü açıyor." diyen danışman, "Öcalanın çok geniş bir prestij alanı var." diyen başka bir danışman, "Öcalan Türkiye'nin demokrasisine katkı sağlıyor.", "Öcalan'ın konumunu artık Türkiye tartışmalıdır.", "Bence PKK terörist bir örgüt değildir. Kendi topraklarında belli bir siyasi proğramı hayata geçirmeye çalışan politik bir harekettir.", "PKK bağımsız bir Kürdistan için silah kullanabilir." diyen milletvekilleri, bakanlar kimlerdi?

***

İçişleri Bakanlığı'nın aranan teröristler listesinde "Kırmızı Kategori"de yer alan "PKK yöneticisi Remzi Kartal, PYD lideri Salih Müslim" ile aynı masada yemek yiyen milletvekilleri,

Öcalan'la görüşülmediğini önce söyleyen, görüştüklerini daha sonra itiraf edenler kimlerdi?

***

Karayollarındaki tabelaların değiştirilerek "Kürtçe tabelalar" konulduğu, belediyelerce "Kürtçe afişlerin" bastırılarak asıldığı dönem sahi kimlerin dönemi?

***

"PKK seçime girsin ve seçilsin. Seçilerek gelsin."

"Öcalan çok daha makul şeyler söylüyor. Türkiye için bir şanstır."

"Abdullah Öcalan Ortadoğu'da Türkiye'nin önünü açıyor."

"Öcalan kadar ilkeli olun." diyerek terör örgütünü şımartan milletvekilleri, danışmanlar kimlerdi?

***

Açılım süreci adı altında dağlardan;

 "Ne mutlu Türk'üm diyene." yazılarını sildirenler, içerisinde "Türk" kelimesi geçtiği için "Andımızı" kaldıranlar," Devletin kurumlarının tabelalarından "TC. (Türkiye Cumhuriyeti)" kısaltmasını kaldıranlar,  "Türk Kızılay'ı maden suyundan Türk kelimesini" kaldıranlar kimlerdi?

***

Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kapsamında PKK/YPG'nin Suriye'nin kuzeyinde yapılanmasına, bölgede yeni bir Kürt oluşumu daha kurma gayretine bugün seyirci kalanlar kimler?

Unutmayınız ki sıra Türkiye'ye geliyor.

Herkes bunu bir kenara yazsın.

***

23 Haziran 2019'daki İstanbul seçimlerinden 2 gün önce "seçimleri etkileyerek oy devşirmek maksadıyla" 74 mehmetçiğimizin katili "Osman Öcalan'ı TRT'ye çıkaranlar" kimlerdi?

Osman Öcalan'ı TRT'ye çıkarmak demek ülkeyi yönetenlerin PKK'nın üst düzey yöneticileri ile bir bağlantısı olduğunu göstermektedir.

PKK'lı  üst düzey yöneticileri ile bu denli bağlantınız vardı da niçin 13 mehmedimizi kurtarmak için yeterli gayreti göstermediniz diye sormazlar mı size?

***

Açılım saçılım neticesinde verilen yüzlerce şehidi, o süreçte yaşanan rezillikleri yine unutarak;

"Murat Karayılan'ı da televizyona çıkarırız" diyen kişi hangi partinin Genel Başkan Yardımcısı sizce?

***

Öcalan'ın asılması için  bir zamanlar meydanlardaki  kürsüden ip atarak bugün ortağı olduğu partinin liderine; "Asacak kadar ip mi bulamıyorsun. Al sana ip. Haydi as."  diyen iktidarın küçük ortağı; "Bugün tek adam rejimine sahipsiniz.

Bütün güç de sizlerde.

Hadi assanıza. Ne duruyorsunuz o zaman?" demezler mi?

*

"Teröristlerle" mücadeleyi asker,

 "terörle mücadeleyi" siyasi iktidarlar yapar.

Bugün "teröristlerle mücadeleyi" askerler siyasi iradenin müsaade ettiği oranda zaten yapıyor.

Peki ülkeyi yönetenler "terörle mücadelede" konuşma dışında şimdiye kadar ne yaptı?

Kaçırılan 13 tane evladı için yeterli diplomasi ilgili ülkelerle yapılsaydı bu şehitler yine olur muydu sizce?

*

O dönemlerde çözüm sürecini "çözülme süreci" olarak ifade edenleri hain ilan edenler;

"Çözüm süreci sebep, çözüm süreci neticesinde verilen yüzlerce şehitler de sonuçtur."

Bunu bilesiniz.

PKK terör örgütüne o veya bu şekilde destek olmuş, imkanlar sağlamış olanlara, şehitlerimizin kemiklerini sızlatanlara lânet olsun diyorum.