İşte Çin'deki Uygur Türkleri’nin toplama kampları!

İşte Çin'deki Uygur Türkleri’nin toplama kampları!
Doğu Türkistan’da Çin Devleti’nin kurduğu toplama kamları faaliyetlerini arttırarak devam ettiriyor. Dünyanın birçok yerinden konuya ilişkin tepkilerin artması üzerine Pekin yönetimi kamplara birkaç gazetecinin girişine izin verdi. İşte ayrıntılar...

BBC’de yer alan habere göre, Çin'de yaşayan yüzbinlerce Müslüman'ın bu kamplarda kaybolması üzerine Pekin yönetimi bazı yabancı gazetecilerin kamplara girişine izin verdi.

Gazetecilerin değerlendirmelerine göre yapılan röportajlar, kurulan sistemin “Sezaevine daha yakın olduğunu” gösteriyor.

“RADİKAL DÜŞÜNCELERDEN KURTULMALARINI SAĞLIYORUZ”

Haberin başında Uygur Türkleri’ne eğitim veren öğretmenlerden birinin şu ifadeleri kullandığı görülüyor: “Radikal düşüncelerden etkilenmiş durumdalar. Bizim amacımız onları bu aşırı düşüncelerden kurtarmak.”

Kampta tutulan Uygur Türkleriyle gerçekleştirilen röportajlarda bu kampa kendi istekleriyle gelip gelmediği soruluyor. “Evet” cevabını veren bir Uygur genci, “Radikal düşüncelerden ve terörizmden etkilenmiştim. Yasalar hakkında pek fikrim yoktu” diyor.

Bir başka Uygur Türküne herhangi bir suçtan hüküm giyip giymediği soruluyor. Kadın “Bir suçtan hüküm giymedim. Bir hata yaptım” diyor.

İBADET ETMELERİNE İZİN VERİLİYOR MU?

Toplama kampında kalan ve müzik eğitimi sırasında görüntülendiği anlaşılan bir Uygur Türklerine muhabir “Ne sıklıkla namaz kılmana izin veriliyor?” diye soruyor. Genç adamın “Çin yasalarına göre okullar kamusal alan kabul ediliyor. Ve kamusal alanda dini faaliyetlere izin verilmiyor” sözleri duyuluyor.

RÖPORTAJLAR DİKKATLE İZLENİYOR

Çekimler esnasında kamera bir an arka tarafı gösteriyor. Muhabir John Sudworth burada “Arka planda kalmaya çalışsalar da, yetkililer her röportajı dikkatle izliyor” diyor.

KAMPLARDAKİ FAALİYETLER

Sudworth, “Uzun saatler boyunca Çince ezberletilen Uygur Türklerine Çin'in din üzerinde artan sınırlamalarını kapsayan yasalar çalıştırılıyor. Din ve kültürel aidiyetin yeri, yeni bir tür bağlılıkla değiştiriliyor” diyor.

FORMA GİYİYORLAR

Kamplardaki yetişkin erkekler üniforma giyiyor ve gün sonunda evlerine gitmiyor, kamptaki 10 kişilik koğuşlarda kalıyorlar. Haberde yetişkin bir erkeğin kaç ay ya da yıl bu kamplarda tutulduğunun belli olmadığı ifade ediliyor.

Hotan Eğitim ve Egzersiz Merkezi adındaki toplama kampı yetkililerinden Mahemuti'ye “Gelmez istemeseler ne olurdu?” diye soruluyor. Yetili "Böyle bir olayla daha önce karşılaşmadık. Onları buraya gelmeye ikna ederdik” diyor.

Muhabir yetkiliyle buranın daha çok bir cezaevine benzediği konusunda konuşmaya çalışsa da yetkili bunu reddediyor ve “Buraya gelmek onların da tercihi, yetenek kazanıyor ve Çince'yi öğreniyorlar” diyor.

“KALBiM LÜTFEN DAYANMAYA DEVAM ET”

Sudworth, duvarlarda yazanın kimliğini gizleyebilmek için yayınlayamadıkları bir yazıya denk geldiklerini söyledi. Bu duvarda “Kalbim, lütfen dayanmaya devam et” yazıyordu.

BBC EKİBİ: “ZİYARETİMİZ ÖNCESİ TESİSLERDE DÜZENLEME YAPILMIŞ”

Haberde, uydu görüntülerinde de rastlanan kamp etrafında yüksek duvarlar, dikenli teller ve gözetleme kuleleri olduğu belirtiliyor. Fakat Sudworth, götürüldüğü kamplarda daha önce tespit edilen tesis içi parmaklık sisteminin ve gözetleme kulelerinin ziyaretlerinden önce kaldırıldığını; boş egzersiz alanlarının spor alanlarına dönüştürüldüğünü gösteriyor.

“GÖSTERMELİK ALANLAR”

Muhabir, ziyaretleri sırasında bu alanların özellikle kendilerine gösterildiğini söylüyor. Ziyaret etme izinlerinin olmadığı “Göstermelik olmayan alanlarda” çekim yapmak istediklerindeyse engellendiklerini belirtiyor.

RADİKAL OLMAYAN MÜSLÜMANLAR DA KAMPLARDA

Haberde radikal görüşlere sahip olmayan sıradan Müslümanların da kamplara alındığı, bu uygulamaların İslam’a karşı topyekun bir adım olduğu belirtiliyor.

ÇİN, UYGUR MÜSLÜMANLARINI NEYE DAYANARAK KAMPLARDA TUTUYOR?

John Sudworth “Hiçbir suçtan hüküm giymediler, duruşmaya çıkarılmadılar ama bize Çin'in onların suçlu olma olasılığını öngörebilme kabiliyeti olduğu anlatıldı” diyor.

Bunun ardından yetkililerin açıklamalarına yer veriliyor:

- Sincan Dış İlişkiler Sorumlusu Zhang Zhisheng: “Bazı insanlar, cinayet işlemeden dahi, katil olabilecekleri potansiyelini gösterirler. Sizce suç işlemelerini beklemeli miyiz? Yoksa bunu olmadan engellemeli miyiz?”

-Sincan Propaganda Bürosu Şu Guişiang: “Bizim buradaki amacımız, suç işleme sınırına gelmiş birini alarak, onu yasalar auyan biri olarak, topluma geri kazandırmak.”

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar