Erzurum Kongresi 100 yıl önce toplanmıştı

Erzurum Kongresi 100 yıl önce toplanmıştı
Erzurum Kongresi millî mücadele tarihi içerisinde bir dönüm noktasıdır. Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktı.

Mustafa Kemal ve arkadaşları 22 Haziran 1919’da Amasya Genelgesi’ni yayınladılar. 23 Temmuz 1919’da Erzurum’da, 4 Eylül 1919’de Sivas’ta kongre toplandı, millî mutabakatla topyekûn millî mücadele başlatıldı.

Amasya genelgesinde Erzurum ve Sivas kongreleri kararlarını görürüz:

1- Vatanın bütünlüğü, milletin istiklâli tehlikededir.

2- İstanbul Hükümeti, üzerine aldığı sorumluluğu yerine getirememektedir. Bu hal, milletimizi âdeta yok olmuş göstermektedir.

3- Milletin istiklâlini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.

4- Milletin içinde bulunduğu bu duruma göre harekete geçmek ve haklarını yüksek sesle cihana işittirmek için her türlü tesir ve denetimden uzak milli bir heyetin varlığı zaruridir.

5- Anadolu'nun her bakımdan emniyetli yeri olan Sivas'ta bir kongre toplanacaktır.

6- Bunun için her ilden milletin güvenini kazanmış üç temsilcinin mümkün olduğu kadar çabuk yetişmek üzere yola çıkarılması gerekmektedir. Bu temsilciler, Müdafaa-i Hukuk, Redd-i İlhak cemiyetleri ve belediyeler tarafından seçilecektir.

7- Her ihtimale karşı, bu meselenin bir millî sır halinde tutulması ve temsilcilerin, lüzum görülen yerlerde, seyahatlerini kendilerini tanıtmadan yapmaları lâzımdır.

8- Doğu illeri için, 10 Temmuz'da Erzurum'da bir kongre toplanacaktır. Bu tarihe kadar diğer illerin temsilcileri de Sivas'a gelebilirlerse; Erzurum Kongresi'nin üyeleri, Sivas genel kongresine katılmak üzere hareket edecektir.

Erzurum Kongresi Nasıl Toplandı?

Anadolu'da Millî Mücadele için ikinci adım Erzurum Kongresi’yle atılmıştır.

Amasya Genelgesi'nden sonra Mustafa Kemal'in İstanbul ve askerlikle ilişkisi kesildi.

Amasya Genelgesi'nde yer aldığı gibi, Mustafa Kemal bu dönemde milli bir kongre toplayarak, milli mücadele ile ilgili tüm faaliyetleri birleştirmeyi planlıyordu. Kazım Karabekir, milli bir kongreden önce Doğu illeri için bölgesel bir kongre toplanmasının faydalı olacağı görüşündeydi. Mustafa Kemal, bölge bir kongresine karşı olmasına rağmen, Kazım Karabekir ve Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin ısrarları karşısında bir kongre toplanmasını ve kongreye katılmayı kabul etti.

Kongre, 23 Temmuz'da bir okul salonunda 54 delege ile çalışmalarına başladı. Mustafa Kemal'in davetli olarak katıldığı bu kongreye asil üye olabilmesi için, Erzurum delegesi Cevat Dursunoğlu istifa ederek, kendi yerine Mustafa Kemal'in seçilmesini sağladı. İlk gün, Mustafa Kemal kongre başkanlığına seçildi.

Kongrede, doğu illerinin durumu görüşüldü. Millî Mücadele için önemli kararlar alındı. Erzurum Kongresi'ne, 5 ilden 17 çiftçi ve tüccar, 5 emekli subay, 4 emekli memur, 5 öğretmen, 4 gazeteci, 5 hukukçu, 2 mühendis, 1 doktor, 6 din adamı, 3 eski milletvekili, 1 general ve 1 eski bakan olmak üzere 54 delege katılmıştı. Bu delegelerin çoğu da işgal altındaki doğu illerinden gelmişti.

Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz bölgesi ciddi bir şekilde Ermenilerin ve Rumların tehdidindeydi.

3 Mart 1918’de Rusya ile imzalanan Brest Litowsk antlaşması ile bu bölgeler Kars, Ardahan ve Batum da dâhil olmak üzere Osmanlı Devleti'ne bırakılmış; ancak, İtilaf Devletleri bu antlaşmayı tanımadıkları için yürürlüğe girmemişti. İtilaf Devletlerinin bu tutumu ve Mondros Ateşkes Antlaşması'nın vilayat-ı sitte (Altı vilayet) ile ilgili hükümleri Ermenilerin cesaretlenmesine ve bölgede sıklaşan bir şekilde saldırılarının artmasına sebep olmuştu.

İtilaf Devletleri, Doğu Anadolu bölgesinde bir Ermenistan Devleti’nin kurulmasını hedeflemişlerdi. 18 Ocak 1919’da toplanan Paris Barış Konferansı’nda İtilaf Devletleri daha önceden hedefledikleri Ermenistan Devleti’ni açıkça belirtmişler ve bu devletin kuruluş kararını almışlardı.

Mustafa Kemal Paşa ve Erzurum Kongresi

Kongreye katılmak için Amasya’dan yola çıkan Mustafa Kemal Paşa’ya İstanbul’daki hükümet tarafından acilen İstanbul’a geri dönmesi için telgraflar çekildi.

Mustafa Kemal İstanbul’a dönmeyince emirlere uymadığı için müfettişlik görevinden alındığını bildiren bir telgraf gönderildi.

Mustafa Kemal, 7-8 Temmuz 1919 gecesi Harbiye nezaretine ve Padişah’a çektiği telgraflarla askerlik görevinden istifa ettiğini İstanbul Hükümeti’ne bildirdi.

*

Erzurum Kongresi olarak bilinen kongre, Vilayet-i Şarkiye Kongresi’dir. Bu kongreye katılabilmek için bir ilden delege olabilmek gerekiyordu.

Mustafa Kemal ve Hüseyin Rauf Bey herhangi bir ilden delege olarak seçilmemişlerdi. O sırada Erzurum delegeleri olarak katılacak olan Cevat Dursunoğlu ve Emekli Binbaşı Kâzım Bey, Mustafa Kemal ve Rauf Bey için delegeliklerinden istifa ettiler.

Erzurum Kongresi, 23 Temmuz 1919 sabah saat 10.00’da Sultanî Mektebi’de toplandı. Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Erzurum Şubesi Reisi Hoca Raif Efendi kongreyi açtı.

Kongreye 5 vilayetten 56 delege katılmıştır. Açılıştan sonra kongreye bir başkan seçilmesi gerekiyordu. Mustafa Kemal Paşa’nın kongreye katılmasını istemeyen bir kesim vardı ve bu kesim Mustafa Kemal Paşa kongreye katıldıktan sonra, bu sefer de başkan olarak seçilmesine karşı çıktı. Sonuçta Mustafa Kemal Paşa başkan seçildi.

Çalışmalarını encümen ve umumi heyet görüşmeleri şeklinde sürdüren Erzurum Kongresi’nde değişik siyasî görüşler serbest bir ortamda tartışıldı.

ERZURUM KONGRESİ'NİN KARARLARI

İki hafta süren çalışma sonunda şu kararlar alındı:

Millî sınırlar içinde bulunan vatan parçaları bir bütündür. Birbirinden ayrılamaz.

Her türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı ve Osmanlı Hükümeti'nin iş yapamaz duruma gelmesi hâlinde, millet topyekûn kendisini savunacak ve direnecektir.

Vatanı korumaya ve istiklâli elde etmeye İstanbul Hükümeti muktedir olamadığı takdirde bu amaca ulaşmak için geçici bir hükümet kurulacaktır. Bu hükümet üyeleri millî kongrece seçilecektir. Kongre toplanıncaya kadar hükümet yerine iş görmek üzere Heyet-i Temsiliye (Temsilciler Kurulu) kurulacaktır.

Millî gücü ( Kuva-yı Milliye) tek kuvvet tanımak ve millî iradeyi hâkim kılmak temel ilkedir.

Hıristiyan azınlıklara siyasî hâkimiyet ve sosyal dengemizi bozacak ayrıcalıklar verilemez.

Manda ve himaye kabul olunamaz.

Milletimiz, çağdaş gayelerin büyüklüğüne inanır ve teknik, sınaî ve iktisadî durumumuzu ve ihtiyacımızı takdir eder. Hükümranlık haklarımızı zedelemeyen dış yardımlar kabul edilebilir.

Millî Meclisin derhal toplanmasını ve hükümet işlerinin Meclis tarafından kontrol edilmesini sağlamak için çalışılacaktır.

9- Millî teşkilatlar (doğudaki) Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti çatısı altında
birleşecektir.

ERZURUM KONGRESİ'NİN SONUÇLARI

Erzurum Kongresi millî mücadele tarihi içerisinde bir dönüm noktasıdır Kongrede alınan kararların önemini şöyle özetleyebiliriz:

İlk defa millî sınırlardan bahsedilmiştir. Bu sınırlar Mondros Ateşkes Antlaşması imza edildiği sırada elimizde bulunan topraklardır. Vatan bir bütündür ifadesi hem işgalcilere hem de azınlıklara ikaz niteliğindedir.

Manda ve himaye ilk defa resmi olarak bu kongre ile reddedilerek bağımsızlık ve egemenliğin şartsız olarak gerçekleştirileceği ilan edilmiştir. Manda yanlılarına da bir cevap niteliği taşımaktadır.

Erzurum Kongresi bölgesel amaçlarla toplanmış olmasına rağmen millî kararlar almıştır. Bunun en önemli sebebi kuşkusuz Mustafa Kemal'in kongreye katılmış olmasıdır. Esasen Mustafa Kemal'in yol haritasında Erzurum Kongresi bu kadar önemli bir yer tutmuyordu. Amasya Genelgesi'nde Sivas işaret edilmişti. Ancak burada oluşan şartlar Sivas için düşünülen bazı tedbirlerin öne alınmasına sebep olmuştur. Bunda da bölgenin güvenli oluşu ve 15. Kolordunun sağladığı destek etkili olmuştur.

Amasya Genelgesi'nde olduğu gibi burada da İstanbul Hükümetinin görevini tam yerine getiremediğinden bahsedilmiştir. Bu yüzden onun yerine ikame edilecek ilk defa geçici hükümet kurma düşüncesi gündeme gelmiştir.

Dağınık vaziyetteki cemiyetlerin birleştirilmesi yolunda ilk adım atılmış ve Doğu Anadolu'da faaliyet gösteren cemiyetler tek çatı altında toplanmıştır.

Millî kuvvetlerden ve millî iradeden bahsedilmiştir. Buna vurgu yapılmasının sebebi işgallere karşı koyarken dayanacağımız gücün ne olduğunu açıklamaktır. Millî gücü harekete geçirerek işgallere karşı konacaktır.

İlk defa azınlıklardan ve onlara ayrıcalık verilemeyeceğinden bahsedilmiştir.

Padişah ve halifenin de kurtarılacağı söylenerek muhtemel tepkilerin önü kesilmiştir.

Dış yardım konusunda Rusya gündemdedir. Ancak Rusya'nın yardımla birlikte rejim ihraç etme niyeti de gözlemlenmektedir. Bir yardım alınacaksa eşitlik ve bağımsızlık haklarına riayet gösterilerek alınacaktır.

Mustafa Kemal rütbesiz ve yetkisiz konumuna rağmen millî bir lider olarak kabul görmüştür. Temsil heyetinin başkanlığına getirilmiştir.

ERZURUM KONGRESİ TEMSİL HEYETİ

Erzurum Kongresinde 9 kişilik Heyet-i Temsiliye (temsil heyeti) seçildi.

Bu tessilciler yeni kurulacak cemiyetin de kurucuları olmaları kararlaştırıldı. Mustafa Kemal Paşa, 24 Ağustos 1919’da Temsil Heyeti adına Erzurum Valiliği’ne başvurarak cemiyetin nizamnamesini teslim etti. Böylece Şarkî Anadolu Müdâfaa-i Hukuk Cemiyeti’nin kuruluşu resmen tamamlanmış oldu. Erzurum valiliğine verilen listede Heyet-i Temsiliye’nin ve cemiyetin kurucu üyeliğine seçilenlerin isimleri:

Mustafa Kemal – Eski Üçüncü Ordu Müfettişi, Askerlikten Çekilmiş

Rauf Bey – Eski Bahriye Nazırı

Raif Efendi – Eski Erzurum Milletvekili

İzzet Bey – Eski Trabzon Milletvekili

Servet Bey – Eski Trabzon Milletvekili

Şeyh Fevzi Efendi – Erzincan’da Nakşî Şeyhi

Bekir Sami Bey – Eski Beyrut Valisi

Sadullah Efendi – Eski Bitlis Milletvekili

Hacı Musa Bey – Mutki Aşiret Reisi

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar