"Bakırköy, İstanbul, Türkiye kazanacak"
AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Binali Yıldırım, 31 Mart'ta belediye başkanı seçilmesi halinde İBB Meclisinde sipariş usulü imar plan tadilat dosyalarının olmayacağını belirterek, "Şehri çirkinleştiren en önemli yanlış burada. Birisi gözüne bir arsa kestiriyor. Plandaki yeri, sağlık, yeşil, eğitim, sağlık alanı. 'Burası çok güzel. Şu kadar katlı bir bina yaparsa voleyi vururum' diyor. Altan girip üsten çıkıyor. Dosyasını mecliste geçiriyor. Şehir kirleniyor, ucube haline dönüyor." dedi.
Yıldırım, Malatyalı İş Adamları Derneği (MİAD) tarafından Bakırköy'de bir otelde düzenlenen toplantıda, İstanbul'un ilçelerini tek tek gezerek insanların dertlerini dinlediklerini ve kent için hayata geçirmeyi planladıkları projeler hakkında bilgi verdiklerini söyledi.
Malatya'nın Cumhurbaşkanı çıkaran bir kent olduğunu hatırlatan Yıldırım, merhum Turgut Özal'ın özel teşebbüsün önünü açtığını ve Türkiye'ye büyük hizmetler yaptığını ifade etti.
Bakırköy'ün artık gönül belediyeciliğiyle taşınması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Bakırköy için hayata geçirilecek birçok proje var. Bunlardan en önemlisi Atatürk Havalimanı taşınıyor. Oradaki arazi millet bahçesi olacak. Oradaki terminal binaları da kongre ve fuar merkezine dönüşecek. Bu proje sadece Bakırköy'e değil aynı zamanda İstanbul'a milyarlarca dolarlık iş hacmi ekleyecek hem de İstanbul turizmine büyük bir katkı sunacak. Kongre turizmi için gelen ziyaretçiler, normal turistlerin en az iki katı harcama yapıyor. İstanbul'a 2023 yılına kadar hedefimiz 22 milyon turist getirmek. Şu anda 13 milyon turist geliyor. Düzenlenen fuarların ülkeye katkısı yüzde 20. İhracata katkısı yüzde 20. Çok önemli katkı bu. İstanbul'un tek başına ihracatının 78 milyar dolar olduğunu düşünürsek bu katkının ne kadar önemli olduğu aşikar bir şekilde görülür. Birçok iş bağlantıları bu fuarlarda yapılıyor. İstanbul'un iki tane büyük fuarı olacak. Her ilçede, her semtte bir fuar olmaz. Fuarcılıkta marka olmak için bunu birleştirmek için. Biri Bakırköy'de olacak. Diğeri de Sabiha Gökçen Havalimanı'nın yanında olacak."
Fuar ve kongre pazarının bir de görünmeyen kazancı olduğuna dikkati çeken Yıldırım, şunları anlattı:
"Fuar için Avrupa'ya gelen turist sayısı 50 milyon. Biz bunun yüzde 10'una talibiz. Bu 5 milyon eder. Bunların birkaç günde bırakacağı para 7,5 milyar dolardır. Yapılan, yapılacak iş bağlantılarıyla da hem ihracatımız artacak hem de Bakırköy kazanacak, İstanbul ve Türkiye kazanacak. Bakırköy'ün imar problem var. Bu konu, deprem riskine karşı dönüşümün önündeki en büyük engeldir. Binaların oturuma alanlarıyla ilgili bir konudur. Bu konuda, Mehmet Umur kardeşimizi Bakırköylüler iş başına getirdiklerinde İBB'de uyum içinde konuyu ele alıp, dönüşümün önündeki konuyu gündemde kaldıracağız. Biz bu günlere, sorunları torunlara bırakmadan çözüm üreterek geldik. Dağ gibi sorunları dağ gibi hizmetlere döndürdük. Eğer İstanbulluların desteğiyle 31 Mart seçiminde başkan olursam, meclisimde sipariş usulü, imar plan tadilat dosyaları olmayacak. Şehri çirkinleştiren en önemli yanlış burada. Birisi gözüne bir arsa kestiriyor. Plandaki yeri, sağlık, yeşil, eğitim, sağlık alanı. 'Burası çok güzel. Şu kadar katlı bir bina yaparsa voleyi vururum' diyor. Altan girip üsten çıkıyor. Dosyasını mecliste geçiriyor. Şehir kirleniyor, ucube haline dönüyor. Yeşil ile eğitim alanı kalmıyor. Üstelik, bir de haksız kazanç ortaya çıkıyor. O yüzden plan tadil dosyaları, imar revizyon dosyaları İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisinin öncelikli konuları arasında olmayacak."
İstanbul'da 500 bine yakın Malatyalı yaşadığını, bunların pek çoğunun da Bakırköy'de ikamet ettiğine söyleyen Yıldırım, Belediye Başkan Adayı Mehmet Umur'a destek isteyerek, İstanbul'da yaşayan herkesin hem geleneklerini yaşattığını hem de memleket hasretini gönüllerinde besleyerek evlatlarına aşıladıklarını dile getirdi.
Yıldırım, "Nereli olursak olalım, bizim ortak geleceğimiz, evimiz İstanbul diyoruz. İstanbul için birlikte çalışacağız. İstanbul'u hep birlikte Türkiye ekonomisinin lokomotifi yapmaya devam edeceğiz. O yüzden İstanbullu bilincini güçlendirmek ve yaşam kalitesini artırmak birinci görevimiz olacak. İstanbul'da en büyük problem trafik ve ulaşımdır. Raylı sistemin payını yüzde 48'e çıkaracağız. Bakırköy de şüphesiz bundan faydalanacaktır. Bakırköy, banliyö hattına kavuşuyor. Ayın 12'sinde Sayın Cumhurbaşkanımızın iştiyakıyla bu hattı açacağız. Hayırlı uğurlu olsun. Dört metro hattı Bakırköy'den geçecek." ifadelerini kullandı.
"OYUN DEYİP GEÇMEYİN"
Girişimciler için altyapı oluşturacaklarını ve yatırımcıların önünü açmak için çalışacaklarını anlatan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Gençlerle geleceğimiz İstanbul'u birlikte inşa edeceğiz. Gençler, akıl terini katma değere dönüştürmek konusunda çok kabiliyetliler. E-spordan para kazanıyor gençler. Yurt içinden müsabakalar yapıyorlar. Bu, spor ama artık bir iş koluna dönüşmüş. Oyun, deyip geçmeyelim. Bugün oyun yazılım ihracatında bir milyar 50 milyon lira para elde edildi. Bilmediğimiz bir dünya var. Bizim kuşağın bilmediği ama evlatlarımızın çok iyi olduğu bir dünyadan bahsediyorum. Geleceğin İstanbul'unu, 'Akıllı İstanbul' olarak ifade ediyoruz. Yeni şehircilik anlayışında, gelinsin sorunlar anlatılsın üzerinden gidilmiyor. Yöneticilerin sorunları önceden görüp çözmesi var. Şimdi akıllı şehir yönetiminde, kente yaşayanların sorunlarını önceden anlatmasına gerek kalmayacak. Belediye önceden tespit edecek ve müdahalede bulunacak. Amaç yaşam kalitesini artırmaktır."
"FARKLILIKLARIMIZI, INSANLIĞIN, MEDENİYETİN ZENGİNLİĞİ OLARAK GÖRDÜK"
Yıldırım, Alevi Bektaşi Dedeleri ve Dernekleriyle gerçekleşen "Can'larla Buluşma" programına katıldı.
Florya Sosyal Tesislerindeki yemekli toplantıda konuşan Yıldırım, bir kardeşlik sofrasında beraber olduklarını söyledi.
Türkiye topraklarının, sevginin, birlikte yaşama kültürünün yeşerdiği topraklar olduğunu aktararak, "Bizler, Aleviler-Sünniler, Kürtler, Türkler, bin yılı aşkındır bu topraklarda 'etle tırnak' gibiyiz. Aynı çorbaya kaşık çaldık. Aynı tastan su içtik. Acımızda beraber ağladık, yasımızı beraber tuttuk. Düğünümüzde beraber eğlendik. Semahımızı da yaptık, halayımızı da çektik. Her fırsatta söylüyorum. Ben Ailevi ve Sünnilerin birlikte yaşadıkları bir köyde doğdum. Adımı, Alevi komşumuz koydu. Adımda Ali var. Bin yıllık birlikteliğimizde, Horasan Erenleri, Alevi irfanını güzelleştirdi, ruhumuzu ve maneviyatımızı geliştirdi. Hacı Bektaş Veli Hazretlerinin, 'yolumuz, irfan ve insanlık sevgisi üzerinedir' sözü. Aslında yolumuzu en güzel şekilde ifade eder." diye konuştu.
Hazreti Ali'nin doğum günü olarak kabul edilen nevruzu şimdiden kutlayan Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı:
"Alevi canların beklentileri var, cemevlerinin sorunları var. Bunların hepsini veriyoruz. Bu sorunları torunlara bırakacak değiliz. Konuşarak, görüşerek beraberce çözeceğiz. Bunların çözüm yolu, konuşmaktır, görüşmektir. Rabbim nasip eder, sizler destek verirseniz bütün bunları görüşeceğiz ve İstanbul'da her zaman beraber olacağız. Haklı taleplerinizin takipçisi olacağım. Canlar için hangi hizmetleri yaptığımızı burada anlatacak değilim. Böyle bir huyum yok. Ancak; başarının, kardeşliğin, ülkemizin geleceğinin tek yolunun bir olmaktan, iri olmaktan, diri olmaktan, kardeş olmaktan ve birlikten Türkiye olmaktan geçtiğini biliyorum, buna inanıyorum. Geçenlerde Halkalı'ya gittim. Muhteşem bir eser yapılmış. Türkiye Cumhuriyeti yapıyor. Hacı Bektaş Veli Proje Okulu. Cemevi ve yatakhanesi var. Bir üniversite gibi. Daha güzelleri olacak. Onun için birlikte çalışacağız. Birlikte sevinçlerimizi de, üzüntülerimizi de paylaşacağız. Bu topraklarda kardeşliğimiz bozmak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz."
