Akşener, MHP yöneticilerine seslendi; "Terörle aranıza mesafe koyun."

Akşener, MHP yöneticilerine seslendi; "Terörle aranıza mesafe koyun."
Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "MHP’li yöneticilere sesleniyorum, terörle aranıza mesafe koyun." diyerek göndermede bulundu.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu.

Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, gündemdeki konulara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Akşener'in açıklamalarından satır başları şu şekilde: 

"MHP’Lİ YÖNETİCİLERE SESLENİYORUM, TERÖRLE ARANIZA MESAFE KOYUN"

"İYİ Parti Grup toplantıları milletin nabzının attığı yerdir. Burada milletin acısı dillendirilir, çözüm üretilir, yol gösterilir. Ama burada yalan söylenmez, iftira atılmaz, küfür edilmez. Küçük hesap yapmıyorsak bunları bilmediğimizden değil, Allah'tan korkuyoruz, milletten utanıyoruz. Milletimiz de bu yüzden yanımızda olacak. İyilerin yolu işte budur. Geçtiğimiz hafta yakın tarihimizdeki iki, büyük acının yıl dönümünü andık. Madımak ve Başbağlar. Milletimize kasteden bu alçakça katliamları kınıyorum. Sayın Erdoğan geçtiğimiz hafta Japonya ve Çin’e geçti. Sayın Erdoğan’dan Doğu Türkistan’daki zulme sessiz kalmamasını söyledim. Sayın Erdoğan’ın Doğu Türkistan’da Türklerin mutlu olduğunu söylediğini yazdı Çin medyası. Sayın Erdoğan buna açıklama getirmeli. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı zulme sessiz kalmamalı. Bir yerde bir gök bayrak düşse başka yerde bir al bayrak yükselir. Bu öksüz Türklüğümüz senin gibi Çin'in ipeğine kananı çok gördük. Biz Azapayları unutmayacağız, unutturmayacağız. Geçtiğimiz hafta Meclis grubumuz bazı önergeler verdi. 74 yiğidimizin katili bir teröristin araştırılmasını istedik. AKP, MHP ve HDP’nin oylarıyla reddedildi. Sonra Washington Post bir teröristin yazısını yayınladı hemen AKP’den tepki geldi. TRT ile Washington Post’u aynı rezalete alet edenlere yazıklar olsun. Teröristbaşı ile mektup arkadaşı olanların HDP ile birlikte bize saldırmaları çok doğal. Mektup arkadaşlığı ile başlayan sürece bakar mısınız? MHP’li yöneticilere sesleniyorum, terörle aranıza mesafe koyun."

"MADEM 24 HAZİRAN'DA HDP BİZİ DESTEKLEDİ, HDP’YE KİM OY VERDİ?"

"HDP Grup Başkanvekili HDP’nin oyları ile Meclis’e girdiğimizi söyledi. Bakan ve gazeteci kılıklı troller hemen açıklama yapın diye bekledi. Madem 24 Haziran'da HDP bizi destekledi, HDP’ye kim oy verdi? Biz bu matematik hesabından beynimiz yandığı için demokrasi mücadelesi verdik, yeni parti kurduk. İktidarı ile muhalefeti ile bütün partiler 17 yıldır siyasetteler. Türk siyasetinde tabloyu İYİ Parti değiştirdi. Bu başarımızın birilerine ciro edilmesine müsaade etmeyiz. Erdoğan ve ortaklarının durmadan körüklediği toplumsal kutuplaşma milletimizin önündeki en büyük beladır. Biz buna uymayacağız. Türk milletinin kucaklaşmasına engel olamayacaksınız. O anaların umudu olacağız. Er ya da geç o bayram sofrasında buluşacağız. Kendi evlatlarını öldüren bir cinayet şebekesini savunmaktan başka ne yaptınız. 17 yıldır oynanan tiyatronun son perdesi İstanbul’da kapandı. Her insanımızın canını aziz bileceğiz. Milletimiz mutlu, ülkemiz huzurlu, Türkiye iyi olacak. 82 milyonun el ele verince çözemeyeceği sorun yoktur."

"ASIL GÖREVDEN ALMASI GEREKEN DAMADINI GÖREVDEN ALMIYOR"

"İki ortağın yarattığı sisteme bakın: Damat var ekonomi yok, Bahçeli var huzur yok, Erdoğan var istikrar yok. Bu modelden ülkeye hayır gelir mi? Ekonomiyi zam yağmuruyla düzeltmeye çalışıyorlar. 200 liralık banknotlarla basıldığında 133 dolar alınıyordu, şimdi 33 dolar alınıyor. Milletin canını çıkardınız. Sayın Erdoğan ve damadı son dönemde yapısal reform lafını dilinden düşürmüyor. En önemli yapısal reformlar, siyasetçilerin kanunlarıyla yap boz tahtası gibi oynamaya engel olmaktır. Cumartesi gecesi KHK ile Merkez Bankası Başkanını görevden aldılar. Sayın Erdoğan maalesef asıl görevden alması gereken damadını görevden almıyor. Zaten bu senenin başında Merkez Bankası’nın karını hazineye aktarmışlardı o parayı da seçim öncesi yemişler. Yapısal reform yapacağım deyip yapısal erozyon yaparak devlete daha fazla zarar vermeyin."

"ANLADIK VİCDANINIZ YOK, UTANMANIZ DA MI YOK?"

"Yerde grafit var sayın Erdoğan görmediğiniz sürece her yere kukla bürokrat getirip bu sistemi daha fazla sürdüremezsiniz. Aralık ve Haziran aylarında enflasyonu düşürmüş. Memur ve emekli maaşı zammı döneminde enflasyon pat diye düştü. Oysa pazar gerçek enflasyonu biliyor. Kağıt üzerinde düşürdükleri enflasyon pazarda düşmüyor. Bin 300 lira maaş alan emekliye 70 lira zam yapıyorlar. Anladık vicdanınız yok, utanmanız da mı yok?"

"PAKİZE ANA TÜRKİYEDİR!"

"Anlaşılıyor ki bu arkadaşlar ağızlarında gümüş kaşıkla doğmuşlar. Ne zaman dolacaksınız? Milletin halini ne zaman göreceksiniz? Bir ülke ancak değerlerine sahip çıkar, sahip olduklarına değer verirse yükselir. Bütün değerlerimizi hızla tükettiler. Kadınlarımızın durumları da böyle. Vatana şehit vermiş bir annenin, Pakize annenin başına gelenlere bakın!. Pakize ana Türkiyedir! Türk kadınını itip kakamazsınız. Türkiye Cumhuriyeti daha kuruluş günlerinde bile kadın hakları konusunda çok ilerideydi. Mevzuata bakarsan her şey tamam ama bunlar hayata geçiyor mu? Kadın 'yetti be' dediğinde cinayete kurban gidiyor. Kadın yalnızsa ayaklarının üzerinde durmaya çalışıyor ama tacize uğruyor. Fazladan süt izni almak hakkın ama vermiyorum işine gelirse diyorlar. Sen çalışmazsan Suriyeli kızlar çalışır diyorlar. Orta kademede çok başarılı olan kadınlarımız yönetim kurullarında genel müdür olarak tercih edilmiyor."

"SAYIN ERDOĞAN BİR GÜN DEVRAN SANA DA DÖNER"

"Kendi hayatımda 5 yıldır yaşadığım bazı konuları paylaşmak istiyorum. 7 Haziran 2015 seçimleri, damadın kardeşinin yönettiği TV kanalında bir kadına yakışmayacak hareketlerin bulunduğu bir kasetin duyumu var dendi. Lütfü bey arayıp bildirdi bana. Önce bütün vücudum uyuştu, sonra acaba bir hatam mı var diye baktım ve 45 dakika kendimi bilemedim. Saklanmak istedim. Sonra kalktım, ben Hz. Ali’yi çok severim. Medet ya Ali, Allah'ım yardım et dedim. Kalktım ve mücadeleye başladım. 4 gün sonra Sayın Erdoğan aradı, AKP’den insanlar aradı. Sonra Bahçeli bir kadın genel başkan yardımcısını gönderdi. Dedi ki, 'kaset kumpasları ile ilgili büyük bedeller ödedik, üzülmesin, onunla yollarımızı ayırmayacağız.' Sonra mücadeleye devam ettim. Sistem yürüdü ama kadınlardan müthiş hikayeler dinledim. O kadınlar için mücadele edip mahkemeyi takip ettim. Bir kadın hakim Sayın Erdoğan’dan korktuğundan bu 3 iftiracıya beraat verdi. Yani, Türkiye’de her kadın için böyle bir iftira atmak serbest oldu. İmza toplayarak kongre talebi ile yola çıktık. Bütün erkek arkadaşlarımıza çok çirkin iftiralar atıldı biliyorum ama sadece bana kadın olduğum için cinsiyetim üzerinden çok çirkin şeyler yapıldı. Kongreler yaptık başaramadık, 19 Haziran kongresi oldu. MHP Genel Başkanının sekreteri, birinin yeğeni, torunumun gayrimeşru olduğunu yazdı sosyal medyadan. Bunu mahkemeye taşıdım. Sayın Erdoğabn’ın iktidarında IP numarasının bulunamayacağını söylediler. Övünün! Semih Yalçın'a çok kızdınız. Celal Adan bize neler söyledi. Ölmüş analarımızın bedeni üzerinden buradan söylemeye ayıp gördüğüm şeyler dedi. Bu kişi beraat etti. Sayın Erdoğan, bir gün devran döner aynı sözler size de söylenir. Ruhlarımız incindi, bize sövüldü ama bir gün çıkıp yakamıza mertçe yapışan olmadı. Onun için geçen hafta bu FETÖ soruşturması için kaos teorisini bilenler anlatsın dedim."

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar